Walt Disney, bir dizide süper-köpeği oynadığı hayatını gerçek hayat sanıp, stüdyodan kaçınca dünyanın kaç bucak olduğuyla yüzleşmek zorunda kalan bir köpeğin hikayesini anlattığı "Bolt" ile yarışta bu yıl. Geç vizyon tarihinin getirdiği akılda kalıcılığın gazı ve avantajıyla sadece En İyi Yabancı Film değil, bu kategorinin de favorileri arasında gösterilen İsrail animasyon-belgeseli "Waltz with Bashir"in yerine 3 aday arasına girmeyi başarabilmiş.
"Kung Fu Panda" ise animasyonun Oscarları Annie Ödülleri'nde bu yıl en fazla adaylığa sahip film. "Wall-E"nin animasyondan çok bir sinema filmi olarak değerlendirildiği bir ortamda böyle eğlenceli ve komik bir animasyonun öne çıkması çok doğal zaten. Hiç sevmediğim Jack Black'in inanılmaz matrak seslendirmesi kendisine çok gülmemi sağlamıştı. "Kung Fu Panda", kıçını bile zor kaldıran bir pandanın yanlışlıkla Kung Fu okulunun varisi seçilmesini mütakiben gelişen komik olaylar üzerine kurulu.
"Wall-E" ise "Toy Story", "A Bug's Life", "Monsters, Inc." ve "Finding Nemo"dan sonra Andrew Stanton'ın bir ilişkisi olan beşinci Pixar harikası. En İyi Film kategorisinde aday olma ihtimalinden konuşulacak kadar başarılı (o kadar da değil ama neyse) bir animasyon. Çok çok çok az konuşma olmasına rağmen mesajını bu kadar güzel verebilen; gerek efektleri gerekse şirin robotlar ve çıkardıkları seslerle kendine hayran bırakan ve tabii ki Wall-E ile Eve'in aşkı ile duygulandıran bir film.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder