26 Şubat 2011

Oscarlar 2010: En İyi Yabancı Film Adayları

En İyi Yabancı Film kategorisinde her yıl olduğu gibi bu yıl da, henüz kısalisteye kalan ülkelerin açıklanmasıyla başladı hayal kırıklıkları. 2 yıl önce Nuri Bilge Ceylan'ın "Üç Maymun" ile kısalisteye kalmasının ardından bu yıl Semih Kaplanoğlu "Bal" ile bunu başarmaya çok yaklaşmıştı, fakat olmadı. Diğer yandan en büyük şok, Fransa'nın dünya festivallerinden övgü toplayan "Des hommes et des dieux"nün kısalisteye kalamamış olmasıydı. Sonuç olarak, 9 filmden 5'i Oscar adaylığına yükselirken; kısalisteye kalan Güney Afrika, İspanya, İsveç ve Japonya aday olamadı.

En İyi Yabancı Film:

Biutiful
(Meksika (0/7))
Hævnen (Danimarka (2/7))
Hors-la-loi
(Cezayir (1/4))
Incendies (Kanada (1/4))
Kynodontas (Yunanistan (0/4))

Bu yılın adayları arasında en iddialı olanı hem BAFTA, hem Altın Küre, hem de BFCA adayı olan; aynı zamanda başrol oyuncusuna bir Oscar adaylığı getiren "Biutiful" gibi gözükebilir. Bugüne dek 7 kez aday olmuş ama hiç kazanamamış olan Meksika'nın ödüle en çok yaklaştığı yıl olduğunu söyleyecek olanlar da olabilir. Fakat Alejandro González Iñárritu'nun son filmi, En İyi Yabancı Film seçilmek için fazla dramatik ve fazla pesimist bir film diyebiliriz. Iñárritu, 2006 yılında hem En İyi Yönetmen, hem de En İyi Film dallarında "Babel" ile aday olmuştu. Fakat "Biutiful" da "Babel" gibi kendisine bir ödül getirmeyecek büyük ihtimalle. Yunanistan 1977 yılından beri ilk kez aday olduğu kategoride Giorgos Lanthimos'un "Kynodontas" filmi ile yarışıyor. Filmde birkaç çocuğun şehirden uzakta kaldıkları evde, kendilerine yarattıkları dünya anlatılıyor. Cezayir ise Rachid Bouchareb imzalı "Hors-la-loi" ile adaylık elde etti. Bouchareb, geçmişte aynı dalda iki kez daha aday gösterilmiş, fakat ödülü kazanamamıştı. ("Indigènes" (2006) ve "Poussières de vie" (1995)) Film, "Indigènes"te olduğu gibi, yine İkinci Dünya Savaşı sırasında geçiyor. Yunanistan ve Cezayir, şansı olmayan adaylardan.

Yılın en güçlü adayları ise Danimarka ve Kanada. Altın Küre Ödüllü "Hævnen", en sevdiğim Danimarkalı yönetmenlerden Susanne Bier'in imzasını taşıdığından, filmle ilgili henüz hiçbir şey bilmesem de benim favorim haline gelmeyi başardı. 1987 ve 1988 yıllarında iki kez üst üste Oscar kazanan Danimarka, ikinci kez bir Susanne Bier filmi yolluyor Akademi'ye. Bier, daha önce 2006'da "Efter brylluppet" ile aday olmuş; ve enteresandır ki yine Cezayirli Bouchareb ile yarışmıştı.

Bier'in bu yılki güçlü rakibi ise "Incendies" ile Kanadalı Denis Villeneuve. "Incendies", bir annenin ölümünden sonra çocuklarının anavatanlarını görmesini vasiyet edişi ile ilgili ve Ortadoğu topraklarında geçtiğinden Akademi'nin oldukça ilgisini çekeceği muhtemel. Bu nedenle tahminimi çok sevdiğim Nordic sinemasından yana değil, "Incendies"den yana kullanıyorum.
Sırada: En İyi Animasyon

Hiç yorum yok: