Yönetmenin film hakkında konuşurken sıkça söylediği gibi; yemekler, anneler, eski şarkılar ve aşk üzerine bir filmdi "Issız Adam".
Aşk üzerine olduğu zaten aşikar.
Kahramanımız Alper'in lüks bir restoran sahibi, yemekle felsefe yapabilecek ve şaraptan anlayan bir aşçı olduğu göz önünde bulundurulursa filmin yemeklerle ilgili olmasına da şaşmamak gerek. "Ratatouille"u hatırlatan gurme eleştirmen sahnesi ve müşteriler ve personelle yakalanan mizah açısından oldukça hoştu bu ilgi.
Filmin ikinci yarısında devreye giren anneler kısmı ise özellikle erkek izleyiciler için altın bir kuralı görselleştirir nitelikteydi: Asla annenize bağırmayın.
Filmin eski şarkılarla ilgili olan kısmı ise, tam olarak bu yazının yazılma nedeni.
Çağan Irmak, filmin senaryosunu şarkıların üzerine kurmuş resmen. Müziği iyi kullanan filmlere hayranımdır ve tam olarak hayran olacağım bir şekilde kullanılmıştı "Issız Adam"daki her bir şarkı.
Michel Fugain - Une Belle Histoire: 1942 doğumlu sanatçının 1972 tarihli bu şarkısının "C'est un beau romain / C'est une belle histoire" sözlerini, Ada ve Alper'in 'tanışmaya çalıştıkları' anlarda başlıyoruz duymaya. Galatasaray'ın arka sokaklarında Ada'nın peşinden koşan Alper'in, hayatlarının başlamak üzere olan kısmından habersiz iki çocuktan farksız olduğunu ima ediyor. İleride olacakları bilmeyen (ama Fransızca bilen) seyirci için, filmin geri kalanına bir hazırlık ve giriş kıvamında. Güzel bir romanın, güzel bir hikayenin ve bu romanın/hikayenin kaderlerinden habersiz kahramanları üzerine...
Semiramis Pekkan - Bana Yalan Söylediler: Semiramis Pekkan'ın 1974 tarihli 45liğinden yadigar, Fikret Şeneş'in sözlerini yazdığı bu şarkı; plak koleksiyoncusu olan Alper'in dinlediği şarkılardan biri olarak çıkıyor karşımıza. "Bana yalan söylediler / Bana yalan söylediler / Kaderden bahsetmediler" sözleriyle...
Nil Burak - Yalnızım Ben: Ada, Alperle olan ilk randevusunda bir plak hediye ediyor ona. Nil BUrak'ın 1979 tarihli "Benim Adım Şarkıcı" albümü bu. Ve dinlediğimiz şarkı, sanatçının 1978 tarihli 45liğinde de yer almış olan "Yalnızım Ben" oluyor. Alper'in yalnızlığını, kendi kendine yarattığı mutsuz dünyasını anlamayanlar için avaz avaz bağırıyor. Ve "Dinle" diyor Alper Ada'ya, dinlediğinin ne kadar gerçek, CD kayıtlarından ne kadar farklı olduğunu anlatabilmek için.
"Sen karda donuyorsun. Uyumak tatlı geliyor ama aslında ölüyorsun."
1 yorum:
ömür gedik in zaman zaman cidden fuzuli şeyler yazabildiğini biliyorum ama çağan ırmak'a sinemanın sezen aksu'su demek kendini aşmış demek oluyor. son zamanlarda duyduğum en temelsiz benzetmeydi, özür diliyorum bu kadar kızdığım için :)
Yorum Gönder