22 Eylül 2007

Bir 'Deja-vu' Olarak "Becoming Jane"

Deja-vu: (1) Geçmişte yaşanan bir olayı tekrar yaşama olgusu. (2) Tanıdık gelme. (3) "Bunu daha önce yaşamıştım" duygusu.

Bazen öyle şeyler oluyor ki, onun bir 'deja-vu' olmadığını bilseniz de öyle olduğuna inanmak istiyorsunuz. Çünkü içinde bulunduğunuz o dakikalarda yaşadıklarınızın bir 'deja-vu' olması, o anı geçmişin ucuz bir kopyası yapmaktan kurtarıyor.

İşte bu yüzden bir 'deja-vu' olduğuna inanmak istiyorum "Becoming Jane"in. Çünkü ne Anne Hathaway, Keira Knightley'dir; ne James McAvoy, Matthew MacFadyen'dir; ne Julie Walters, Brenda Blethyn'dir; ne James Cromwell, Donald Sutherland'dır; ne de Maggie Smith, Judi Dench'tir.

Sanat yönetmenliği, görüntü yönetmenliği, kurgusu, kostümleri, sahneleri, dansları, müzikleri bu kadar 'daha önce yaşanmışlık' hissi veren tek filmler ucuz Amerikan korku ya da aksiyon filmleri veya daha ucuz Fransız komedi filmleridir çünkü.

Ama bir 'deja-vu' hakkındaki en acımasız gerçek de onun bir 'deja-vu' olmadığını anladığınızda, buna kızamamak için haklı bir sebebi olmasıdır 'taklit anın'.

Jane Austen, Jane Austen'ın ta kendisidir çünkü. Yazarlar yazdıklarına, yazdıkları yazarlarına benzer.

Ve "Pride & Prejudice" 2005'te çevrilmiş bir filmden çok, Jane Austen'ın romanıdır.

Kızamıyorum.

Hiç yorum yok: