16 Mart 2007
Bana göre: "Türkçe Melankoli (Damar)"
9 Mart 2007
Yüzünü ıslatmadan ağlamak...
Gripin, uzun bir aradan sonra yine rakı kokan bir albüm yapıvermiş, ağlatmaya çalışmış herkesi. Rakının yanına biraz İstanbul, biraz Emre Aydın, biraz politikayı da meze yapmış. "Kestiğim ümitlerden yelkenler yaptım" demiş, "Her nereye gidersen, kendinle yüzleşirken kimse duymaz, yalan söyle" yoksa "sustukların büyür içinde" demiş, "zamana bırakma bizi" demiş, "yokluğunda kaç damla gözyaşı eder adın?" diye sormuş sonra ve eklemiş: "ben sensiz İstanbul'a düşmanım".
Ama işte, öyle bir şarkı var ki kadehlerin tükenme hızına ivme üstüne ivme katan; öyle bir şarkı ki hüzün kokan: "Böyle Kahpedir Dünya"... Daha yaşım kaç başım kaç, neden üzülüyorum ki ben dedirtiyor insana. Ağla, geçer diyor, ağla yüzünü ıslatmasan da...
Bense gerçekten biliyorum yüzünü ıslatmadan ağlamanın nasıl bir şey olduğunu. Çok iyi anlıyorum istisnasız her an geçmişi özlemenin ne demek olduğunu. Dört yalnızlıkla bir doğruyu götürmek kadar acı çünkü hayatın dörtte biri bile, öylece kalırsın. Öyle bir dünya ki... Öyle kahpe ki... "İnce ince titremen, soğuktan mı sanırsın?"
4 Mart 2007
Sayılar!
Her şey, 3 Ekim 206 Salı gecesi SGM'deki Mor ve Ötesi konserinde başladı. Her şarkı arasında "Yirmiüüüüç!" diye bağıran çocuğu duyan herkes grubun "23" adlı duygusal şarkısını istediğini sanıyordu. Oysa gerçek çok farklıydı.
Cuma günü Nautilus'ta 23 saplantısı hakkındaki, "Salak ile Avanak'tan tanıdığımız Jim Carrey'nin oynadığı" "Number 23"ye bilet alırken, sayının benim de peşimde olduğununun çaresizce farkına vardım. Gişedeki güzel bayan, "23, 19.15'e iki öğrenci" istek cümleme "23 ytl." şeklinde cevap vermişti çünkü. - ki aynı cümle Nautilus'un bilet fiyatları konusunda da "oha falan olmama" neden olmuştur.
Film gerçekten abartılmış bir 23 saplantısı üzerine. Jim Carrey ve yönetmen Joel Schumacher'in isimlerindeki toplam harf sayısı da; başrol oyuncuları Jim Carrey ve Virginia Madsen'in isimlerindeki toplam harf sayısı da filmdeki birçok şey gibi 23'e eşit.
Fakat bu 23 olayı akıllara başka sayıları da getirmiyor değil hani. Çok sevgili dizimizdeki o sayılardan bahsediyorum tabii ki. 4 - 8 - 15 - 16 - 23 - 42!
Fakat korkarım "Number 23", bizim meşhur sayılarla ilgili çevrilmiş olan ilk film değil... Hatta kendisi serinin sonuncusu! "Four Brothers" (2005), "8 Mile" (2002), "15 Minutes" (2001), "16 Blocks" (2006), "Number 23" (2007) ve "Hitchiker's Guide to the Galaxy"deki 42 fenomeni.. Sanırım "Hepimiz ölüceez!".
Ayrıca SU gençliğinin hayatındaki bir başka "sayı"ya değinmeden olmaz: 7! Toplayın bakalım yanyana duran yurt binalarını! B1-B6, B2-B5, B3-B4, B7, B8-B9 (17), A1-A6, A2-A5, A3-A4... Ayrıca "Sabancı" kelimesinde sayın bakalım kaç harf var!